Çocuğum Okula Gitmek İstemiyor Sebebi Ne Olabilir?
- Altuğ Psikoloji
- 3 gün önce
- 3 dakikada okunur

İlkokula başlamak, bir çocuk için büyük bir adım olduğu kadar, aileler için de oldukça heyecanlı ve bazen endişe verici bir süreçtir. Ancak bazı çocuklar bu geçişe hemen adapte olamayabilir ve "Okula gitmek istemiyorum" gibi tepkiler verebilir. Bu durum oldukça yaygındır ve altında yatan sebepler doğru anlaşıldığında çözüm yolları da daha kolay bulunabilir. İlkokula yeni başlayan bir çocuğun okula gitmek istememesinin birçok nedeni olabilir. En yaygın sebepler şu şekildedir;
Ayrılma Kaygısı
Okula yeni başlayan çocuklar, özellikle annelerinden veya bakım veren kişilerden ilk kez uzun süreli olarak ayrıldıkları için yoğun bir kaygı yaşayabilirler. Bu durum, okula gitmeyi istememe şeklinde kendini gösterebilir.
Yeni Rutinlere Alışamama
Sabah erken kalkmak, hazırlanmak ve zamanında okulda olmak gibi yeni rutinler çocuklar için zorlayıcı olabilir. Bu düzen, ilk haftalarda direnç yaratabilir.
Sosyal Uyum Sorunları
Yeni arkadaşlar edinmek her çocuk için kolay olmayabilir. Utangaçlık, içine kapanıklık veya daha önce kreş deneyimi yaşamamış olmak, çocuğun sosyal çevreye uyumunu zorlaştırabilir.
Öğretmenle İletişim Problemleri
Bazı çocuklar öğretmenlerini sert ya da yabancı bulabilir. Bu da güven duygusunun zedelenmesine ve okula karşı olumsuz bir tutum gelişmesine neden olabilir.
Dersleri Anlamakta Güçlük Çekme
Okula yeni başlayan çocuklar, dersleri tam olarak anlamadığında kendini yetersiz hissedebilir. Bu da özgüven kaybına ve okuldan kaçınma eğilimine yol açabilir.
Ev Ortamını Tercih Etme
Okula gitmek istemeyen çocuklar bazen evde olmayı daha güvenli ve eğlenceli bulabilir. Evde oyun oynayabilmek, sevdikleriyle vakit geçirebilmek okuldan daha cazip gelebilir.
Aileler Bu Süreçte Neler Yapabilir?
Çocuğun okula gitmek istememesi, çoğu zaman geçici ve çözülebilir bir durumdur. Ancak bu süreçte ailelerin yaklaşımı büyük önem taşır. Çocuklar özellikle bu yaşlarda, anne-babalarının tutumlarından doğrudan etkilenirler. Bu yüzden anlayışlı, sabırlı ve destekleyici olmak çok kıymetlidir. Bu süreçte ailelerin uygulayabileceği bazı etkili yöntemler:
Çocuğunuzu Dinleyin ve Anlamaya Çalışın
Çocuğunuzun duygularını anlamak için öncelikle onu yargılamadan dinlemeniz gerekir. Onun için okula gitmek istememek, bir kapris değil; korku, endişe ya da bilinmezlikle başa çıkma çabası olabilir.
“Okula gitmek istemediğini fark ettim, bu konuda ne hissediyorsun?” gibi açık uçlu ve sakin bir dille sorular sorun.
Onun anlattıklarını küçümsemeyin veya hemen çözüm üretmeye çalışmayın; önce sadece anlaşılmış hissetmesini sağlayın.
Güven ve Güvence Verin
Çocuklar okula gittiklerinde kendilerini güvende hissetmek isterler. “Annem-babam beni bırakıyor ama sonra mutlaka geliyor” inancı çok önemlidir. Bu güven oluşmadığında kaygı seviyesi artar.
Çocuğunuzla vedalaşırken kısa ve net olun, vedalaşmaları uzatmak ayrılığı zorlaştırır.
“Okul bitince seni almaya geleceğim, birlikte parkta oynarız” gibi somut ve güven verici sözler söyleyin.
Kademeli Alıştırma Yöntemi Uygulayın
Bazı çocuklar için aniden uzun saatler okulda kalmak çok bunaltıcı olabilir. Bu durumda okul yönetimiyle konuşarak geçici bir uyum süreci planlanabilir.
İlk günlerde sadece birkaç saat okulda kalması sağlanabilir.
Her gün süreyi yavaş yavaş artırarak tam güne geçiş yapılabilir.
Bu süreçte çocuk “başarabildiğini” gördükçe özgüveni gelişecektir.
Okulu Evde Normalleştirin
Evde okuldan olumlu bir şekilde söz etmek, çocuğun okul algısını doğrudan etkiler. Okulu bir zorunluluk değil, öğrenmenin ve arkadaşlarının olduğu eğlenceli bir yer olarak göstermek çok faydalıdır.
Oyun oynarken okulculuk gibi temalı oyunlar kurun, sınıf ortamını canlandırın.
Okulla ilgili kitaplar okuyun, çizgi filmler izleyin (örneğin Caillou okula başlıyor gibi).
“Bugün öğretmenin sana ne öğreteceğini çok merak ediyorum” gibi olumlu beklentiler ifade edin.
Öğretmenle İş Birliği Yapın
Çocuğunuzun sınıf içinde nasıl davrandığını, nelerden hoşlandığını ya da zorlandığını öğretmenden öğrenmeniz çok yol gösterici olabilir. Ayrıca öğretmenin de evde yaşanan durumu bilmesi, çocuğa daha özel bir ilgi göstermesini sağlayabilir.
Öğretmene sınıf içi gözlemlerini sorun.
"Oyunlara katılıyor mu?", "Söz alıyor mu?" gibi sorular yöneltin.
Gerekiyorsa öğretmenle birlikte çocuğa yönelik ortak bir yaklaşım belirleyin.
Arkadaşlık Kurmasını Destekleyin
Bir çocuk için okul sadece derslerden ibaret değildir. Arkadaşlıklar, okulun en çekici yönlerinden biridir. Eğer çocuğun sınıfta hiç arkadaşı yoksa, okula gitme motivasyonu düşebilir.
Aynı sınıftaki çocukların aileleriyle tanışarak, okul dışında birlikte zaman geçirmelerini sağlayabilirsiniz.
Park buluşmaları, sinema gezileri ya da doğum günü davetleriyle sosyal bağları güçlendirebilirsiniz.
Sakin ve Sabırlı Olun
En önemlisi, bu sürecin zaman alabileceğini kabul edin. Her çocuk farklıdır ve alışma süresi değişkenlik gösterebilir. Ağlama, direnç gösterme, fiziksel yakınma (karın ağrısı, mide bulantısı) gibi tepkilerle karşılaşabilirsiniz. Bu durum karşısında paniğe kapılmak yerine çocuğunuza destek olmaya devam edin.
Ne Zaman Uzman Desteği Alınmalı?
Eğer tüm bu çabalara rağmen süreç uzuyor, çocuğunuz okulla ilgili yoğun kaygılar yaşıyor veya fiziksel belirtiler kalıcı hale geliyorsa, bir çocuk psikoloğu veya pedagogdan profesyonel destek almak çok faydalı olacaktır.
Her Zorluk Bir Geçiş Sürecidir
Okula gitmek istemeyen bir çocukla karşı karşıya kalmak, aileler için kaygı verici olabilir. Ancak bu durumun birçok çocuk için geçici ve doğal bir süreç olduğunu unutmamak gerekir. Çocuğunuzun bu yeni dünyaya alışması zaman alabilir ve bu tamamen normaldir.
Bu süreçte en önemli rol size düşüyor. Onu dinlemek, duygularını ciddiye almak ve güvenli bir rehber olmak, çocuğunuzun okul algısını doğrudan etkiler. Unutmayın, her çocuk farklı bir hızda gelişir ve kendi yöntemleriyle uyum sağlar. Önemli olan, bu yolculukta onun yanında olduğunuzu hissettirmektir.
Psikolog Yunus Öztürk
Comments